1967 yılında tüm dünyayı fetheden bir yıldız doğdu: Julia Roberts. Memleketi Smyrna (Georgia eyaleti). Ailesinin en küçüğüydü. Julia’nın babası da oldukça yaratıcı bir insandı. Oyunculukla uğraşır ve şiir yazardı.
Annesi de aktrisdi. Julia Roberts’ın ebeveynleri çocuklara oyunculuk dersleri veriyordu. Bu nedenle, üç çocuğun da ebeveynlerinin izinden giderek sahneye çıkması şaşırtıcı değildir.
Üçüncü çocuklarının doğduğu sırada, aile tam bir yoksulluk içinde yaşıyordu. Coretta Scott King onlara yardım etmeseydi, durumları çok kötü olurdu. Onun çocukları Roberts’ların oyunculuk stüdyosunun öğrencileriydi. Onları çok zor bir mali durumdan kurtaran da oydu.
Birkaç yıl sonra (1971), Julia’nın annesi başka bir erkek için kocasından boşandı. Aktrisin kardeşi Eric, babasıyla yaşamaya devam etti. Annesi, ikinci kez bir meslektaşıyla evlendi. Bu kişi tiyatro eleştirmeni M. Mouts’tu.
İkinci evliliğinde Betty bir kız çocuğu dünyaya getirdi. Kocası, ilk evliliğinden olan çocukları nefret ediyordu ve sık sık saldırgan davranıyordu. Mouts sürekli şiddet uyguluyordu. Julia bunu hatırlamamaya çalışıyordu, bu yüzden gazetecilere çocukluk travmalarını hiç anlatmadı. Ancak diğer akrabaları defalarca açık sözlü açıklamalar yaptı.
Julia kız kardeşleriyle arkadaşlık ediyordu. Ancak büyüdüklerinde, herkes kendi yoluna gitti. Aktris, babasıyla telefonla iletişim halindeydi. Babası ikinci kez evlendi, ancak kısa süre sonra eşi vefat etti. Birkaç yıl sonra babasına mide kanseri teşhisi kondu ve bu da onun ölümüne neden oldu. Ancak kızı, babası hakkında en sıcak anıları sakladı. Aktris, sık sık zihninde babasıyla konuşup ondan tavsiye aldığını anlatıyor.
Michael, Julia’nın annesini terk ettiğinde, kadın dört çocuğuyla yalnız kaldı. Julia, annesine yardım etmek için 13 yaşında işe girdi. İlk başta garson olarak çalıştı. Kısa süre sonra üniversiteye gitmeye karar verdi, ancak sınavda başarısız oldu. Başarısız denemesinin ardından Julia New York’a gitti. O sırada kız kardeşi orada yaşıyordu. Gelecekteki yıldız, çeşitli sinema seçmelerine aktif olarak katıldı. Kısa süre sonra bir modellik ajansında işe girmeyi başardı.
Aynı zamanda oyunculuk dersleri aldı ve İngilizcesini geliştirdi. Julia’nın özel bir aksanı vardı ve bundan kurtulmak istiyordu. İlk rolü “İtfaiye Ekibi” filmindeydi. Ancak bu ona başarı getirmedi. Her şey, Eric’in yönetmenlere kız kardeşini tavsiye etmesiyle daha aktif bir şekilde ilerlemeye başladı. Roberts, o zaman “Kırmızı Kan” filminde oynadı. Kardeşi bu filmde başrolü oynadı.
Kardeşinin tavsiyeleri sayesinde Julia birkaç filmde daha rol aldı. Film “Tatmin”de bir rockçı rolünü oynamak için aktris müzik aletleri çalmayı öğrendi. “Mistik Pizza” filminin çekimleri için ise imajını kökten değiştirmek zorunda kaldı ve saçlarını kızıl renge boyadı.
O zamanlar aktris Los Angeles banliyölerine taşındı. Menenjitten kurtulmak istiyordu. Hollywood’un yakınında, yıldız olma hayali giderek daha gerçekçi hale geliyordu.