Bu kız kardeşler tek bir kafatasını paylaşıyordu; neyse ki doktorlar ayırdı: ameliyattan sonra yaşamları ne ölçüde değişti?

Bu iki kız dünyaya geldiğinde, anne babaları onların ömür boyu yataktan kalkamayacağını sanmış, kurtuluş umudu kalmadığını düşünmüştü. Şaşırtıcı biçimde, doğumdan birkaç hafta sonra yapılan başarılı bir müdahale sayesinde ikisi de ayrı ayrı gelişmeye başladı. Operasyon on bir saat sürdü; o gün şans, ekibin yanındaydı. Ameliyattan önce ve sonra nasıl göründüklerine bakmak isteyeceksiniz.

Kız kardeşler ortak bir beyinle doğmuştu; bu yüzden anne, çocuklarının geleceği konusunda derin kaygılar taşıyor, yaşayabilecekleri her günü kıymet bilerek geçirmek istiyordu. Doktorlardan “ayırma” teklifi gelince, bütün endişelerine rağmen kabul etti. Beklentilerin aksine ameliyat başarıyla sonuçlandı.

Doğumları dokuz yıl önceydi. Hamilelik sırasında, onların yapışık ikizler olacağı anlaşılmıştı; ancak diğer pek çok vakadaki gibi gövde ya da uzuvlar değil, başları birleşikti. Bu durum hayatlarını daha da zorlaştırıyordu. Böylesi doğumlar çok ender görülür ve çoğu bebek genç yaşta hayatını yitirir. Neyse ki tıp bugün çok ileride; deneyimli cerrahlar, ileride acı çekmelerini önlemek için ayırma ameliyatlarını gerçekleştirebiliyor.

Abby ile Erin’in kafatasları ortaktı; başlarını birleştiren hayati bir beyin toplardamarı vardı. En ufak bir hasar ölümcül olabilirdi. Cerrahlar bu zorluğu kusursuzca yönetti. Anne ise, çocuklarının “diğer normal çocuklar” gibi büyüyebilmesi için her riski göze almaya hazırdı. İlginçtir, başvurduğu birçok hekim operasyonu reddetti; ta ki Philadelphia’daki bir uzman, bu kadar karmaşık bir işe “evet” diyene dek.

Operasyon, planlanandan çok daha uzun sürdü; ekip, süreç boyunca beklenmedik güçlüklerle karşılaştı. Birkaç tecrübeli cerrah ve yetkin bir anestezist, baştan sona kesintisiz takipteydi. Her şey bittiğinde hem hekimler hem de anneleri derin bir nefes aldı.

Elbette, uzun bir rehabilitasyon kaçınılmazdı. Bugün ise kızlar ayrı ayrı gelişiyor ve bağımsız bireyler olarak büyüyor. Şimdilik küçük olsalar da, annelerinin aldığı riskli karardan ötürü mutlular. Birbirlerinden oldukça farklılar: mizaçları ayrı, yüz çizgileri ve düşünme biçimleri kendine özgü. Doktorlar yaptıkları işten gurur duyuyor, sık sık anneleri arayıp çocukların ilerleyişini soruyor.

Bir süre önce ilkokul birinci sınıfa başladılar ve yeni arkadaşlar edindiler. Düşünün: tek bir yanlış hareket, 2016’da hayatlarını söndürebilirdi; oysa ameliyat ve rehabilitasyon beklenenden de iyi geçti.

Yakın zamanda öyküleri internette yayılmaya başladı. Pek çok kullanıcı, kızları yüreklendirdi ve bu zorluğu tek başına karşılayan annelerine sevgiyle destek verdi. Hatta yardıma gereksinim duyulursa el uzatmak isteyenler çıktı. Benzer sorunlarla karşılaşan aileler için her şeyin iyiye gideceğine inanmak istiyoruz; çünkü insan, her zaman en iyisini umut etmeli.